Çağımızın modernize yapısında hediyeleşme türlerinden biri de sevdiklerimizi canlı çiçekler ile memnun etmekten geçiyor. Özel günlerin manevi değeri yüksek boyuttaki hediyesi olan çiçeklere son zamanların popüler bitkisi eşlik ediyor. Bunların başını ise kaktüs sukulent olarak bilinen ve gerçekte de kaktüs görüntüsünü andıran yapısı ve etli yapraklarıyla sukulent bitkisi saksı görünümündeki tahta yapısıyla oldukça şık ve naif bir görüntüsü oluşturuyor. Kaktüsler de sukulent ailesine dâhildir ancak yapısı sukulente göre çok farklı ve ilginç bir yapıya sahip olmasıyla bilinir. Sıcak ülkelerde yetişen sukulentler uzun ömürlü bakımıyla dikkat çekiyor. Sıcak iklimleri seven sukulentlerin soğuklara karşı da dayanıklı türleri mevcut… Bunun için tercihinizi sukulentten yana kullanacaksanız bu kriteri de göz önünde bulundurabilirsiniz. Aynı zamanda dış görünüşü itibariyle yalnızca bir bitki değil; ofisinizde yahut evinizde kullanabileceğiniz şık bir aksesuar görevini de görüyor.
Sukulent bakımı bitkinin yetiştiği toprağa göre değişim gösterebilir ancak dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, çok ya da az sulamamak. Çok sulanan sukulent yapraklarında buruşma göründüğü gibi az sulanan sukulent yapraklarında ise kahverengi lekelenmelere rastlanabiliyor. Bitki, su geçiren bir toprak cinsinde besleniyorsa o zaman iyice sulayıp saksıdan suyun akması ve toprağın nemli kalması sağlanabilir ancak aksi bir türde besleniyorsa o zaman sprey şişelerinde fısfıs sulama işlemi gerçekleştirilerek sukulent yapraklarındaki beyaz ve pembeleşmeye tanıklık ederek sağlıklı bir bakım sürecine girdiğinizi gözlemleyebilirsiniz. Çünkü normal şartlarda büyüyen bir sukulent, yapraklarında beyaz ve pembe lekelere yer verir.
Sukulent saksısı seçiminde dikkat edilmesi gereken tek önemli nokta, bitkinin saksıya yerleştirilirken yaprakların iç içe geçmemesi ve boyutunun ne çok küçük ne de aşırı büyük olması… Çünkü aşırı dar bir ortamda bitkinin zarar görmesi olası bir ihtimal olduğu için geniş hacimli bir saksıda kökler hava alabilir ve bu da bitkiye zarar verebilir. Tüm bunların yaşanmaması için kesinkes en uygun saksıyı bulmalı ve alt kısmında su giderinin olmasına dikkat edilmeli. Sukulenti ektiğiniz tarihten itibaren 2 hafta içerisinde kök salmaya başlayacak ve gelişimini bu şekilde takip edebileceksiniz. Ayrıca önemli bir dipnot; sukulent toprağı kumlu çöl yapısını benimsedikleri için başka topraklar ile değişimi yapılmamalı ve buna özellikle hassasiyet gösterilmeli.
Birbirinden ilginç görüntülerin ortaya çıktığı sukulentlerde bol çeşitlilik seçim yapmanızı bir hayli zorlaştırabilir. Küçük saksılı sukulentlerden tutun da taş yapısında mı dersiniz yoksa saksıdan sarmaşık edasında büyülü bir şekilde sarkandan benekli yapraklı çeşitlerinde kadar her türden sukulent bitkisi size görsel anlamda muhteşem bir çeşitlilik sunuyor. Örneğin; gülün geometrik şeklini beğenen bir arkadaşınıza birebir gül formatını andıran sukulentleri tercih etmeniz kendisini oldukça mutlu edeceği gibi bu türlerin genellikle rağbet gördüğünü söylemek yanlış olmaz. Rengârenk yapraklarıyla da oldukça ilgi çeken bitkilerin bolluğu size minik bir botanik bahçe atmosferi hatırlatacak. Aynı zamanda mini sukulent ile ofis masanızı cıvıl cıvıl hale getirerek çalışma ortamınızı keyifli hale getirebilirsiniz.
Sukulentler yetiştirildikleri ortama göre şekillendiğinden seçim yaparken size ve bitkinin yetişeceği ortama en uygun olan çeşidi tercih etmeniz gerekiyor. Bu türlere uzun uzun örnek vermek gerekirse; Aloe, Aeonium, Adromischus, Cotyledon, Graptopetalum, Graptosedum, Crassula, Echeveria, Gasteria, Haworthia, Kalanchoe, Pachyphytum, Rochea, Senecio, Peperomia, Rhipsalis, Sansevieria, Sedum ve Tillandsia gibi çok sayıda çeşitliliği olan bitkinin kolay bakımı kendisini tercih sebebi yapan başlıca nedenlerden biri haline getiriyor. Echeveria grubu sukulentler genellikle soğuk iklimlerin bitkisi olarak biliniyor. Eğer sukulentinizi evde ya da ofis ortamında yetiştirmeyi düşünüyorsanız o zaman size görüntü itibariyle yılan derisi ve zebrayı andıran Haworthia fasciata türünü tercih etmeniz öneriliyor. Aynı zamanda aşkın gözyaşları olarak halk dilinde tabir edilen Haworthia fasciata sukulenti en çok tercih edilen gruplardan biri haline gelmiş durumda.
Sukulentler yalnızca yeşil renkte değil renk çeşitliliğiyle de dikkat çekiyor. Örneğin; çeşidi ve bakımına göre renk çeşitleri; lila, bordo, pembe şeklinde sıralanabilir. Bazı durumlarda yapraklardaki renk geçişleri sizi oldukça büyüleyebilir ve evinizdeki eşyaların rengiyle uyumlu hale getirilebilir. Bunun içindir ki son zamanlarda birçok kişi ev dizaynında tercihini sukulentten yana kullanarak şık ve naif bir görüntü oluşturmayı hedefliyor. Aynı zamanda çiçeklerin renkliliği ortamdaki pozitif enerjiyi yükselterek renklerin ahengiyle buluşmaya devam ediyor.
Alışılmışın dışındaki görüntüsü ve her çeşidinden ayrı bir sürpriz yakalayabildiğiniz sukulentler elbette özel günlerin belirleyicisi hediyeleşmeler için de kullanılabilir. Her türlü görünümü kolay ve rahatça yakalayabilen bitkinin farklı ve egzotik yapısı orijinal bir parça olarak değerlendiriliyor. Bu bağlamda hediyelik sukulent de sevdiklerinize verebileceğiniz en değerli parçalardan biri haline gelmiş oluyor. Sevgi ve emek kelimelerinin karşılığı halindeki çiçeklerin sevdiklerinize verebileceğiniz en değerli parçalardan biri olması da yadsınamaz bir gerçek halinde… Sukulenti hediye ettiğiniz kişi ona sevgisini ve emeğini vererek her geçen gün gözünün önünde büyüdüğünü görmesi aranızdaki sevgi bağını kuvvetlendirecek ve kalıcı hale getirecek.
Sukulentleri sulama konusundaki hassasiyetten yazımızın başında bahsetmiştik ancak not edilmesi gereken bir diğer püf nokta da kış aylarında çiçeğinize normale oranla daha az su vermeniz. Bu durum nemli bölgede yetişen sukulent için daha da değişkenlik gösteriyor ve bir tık daha az su vermeniz öneriliyor. Çünkü bitkiniz nem oranındaki su ile ihtiyacını karşılayabilir ve fazladan su vermeniz ona zarar verebilir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da ışıklandırma durumu. Bitkinin ışığı doğru açıdan ve gerekli miktarda almasına dikkat edilmeli ancak ışığın direkt olarak bitkiye vurmamasına özellikle hassasiyet gösterilmeli. Bunu önlemek adına ışık ile bitki arasına bir perde eklenebilir çünkü güneş ışığına direkt olarak maruz kalan bir sukulenti ömrü otomatik olarak azalır.
Bitkinin çok ışık alması kadar az ışık alması da ne yazık ki çiçeğe zarar verebiliyor. Bu gibi durumlarda çiçeğin renginde solma olduğu ve boyunun uzadığını gözlemleyeceksiniz. Evet, yanlış okumadınız yeterince ışık almayan sulukent bilgisinde anormal derecede uzama gözlemleniyor. Bu uzamanın ana kaynağı bitkinin ışık arayışına girmesi şeklinde yorumlanıyor ve hemen yapraklarının kısaltılarak ışık alan bir alana taşınması öneriliyor. Belli başlı kural ve hususları tamamlayıp uygun ortam sağlandığı takdirde sukulent yetiştiriciliğine hazır ve nazır konumda olacak elinizdeki bitkiye gerekli bakımı sağlayarak sağlıklı gelişimine tanıklık etmiş olacaksınız.
Özellikle bitki yetiştirmeyi sevenlerin sıkça sorduğu sukulent nasıl çoğaltılır? sorusunun oldukça basit ve pratik bir cevabı var. Öncelikle belirtelim; sukulent çok çabuk çoğalabilen bir bitki olarak biliniyor. O halde çoğaltma işlemine dair ipucu ve püf noktalarını takip etmeye başlayabiliriz. Bitkinin alt yapraklarından koparılan parçaları gövdesinde yaprak kalmayacak şekilde teması kestikten sonra bir makas ile çiçeği gövdeden nazikçe ayırıyoruz. Öncesinde fısfıs ile nemlendirilmiş ve sukulent yetiştirmeye uygun toprağı 1 gün bekletip koparılan parçaları üzerine seriyoruz. Bu işlem ortalama 2 hafta sürüyor ve yapraklar minik kökler salmaya başlıyor. Çiçekler açtıktan sonra yaprakların çürüdüğünü göreceksiniz bu sizi korkutmasın çünkü her şey yolunda! Sukulentler yapraktan ayrıldıktan sonra tek kalacak, sonrasında elinizdeki bitkiyi toprağa ekerek 24 saat su vermeden toprağa alışma sürecini bekleyip her şey yolundaysa hemen ardından normal sulama ve bakım temposuna geri dönebilirsiniz.
Çiçek açması için kesilen sukulent gövdesini değerlendirmek de pekâlâ mümkün, üstelik de çok basit bir yöntemle… Kestiğiniz gövde sukulenti güzelce uygun bir toprağa ekip sulama işlemini muntazaman yaparak işleme başlıyorsunuz. Sonrasında belli bir süre geçtiğinde bu işlemin de minik bir sukulent oluşturduğunu göreceksiniz. Böylece hem ölü bir bitkiye yeniden hayat verecek hem de ortamdaki sukulent grubuna bir yenisini daha ekleyeceksiniz. Bu oldukça şahane bir fikir değil mi?
Sukulentler saf ve duru halleriyle bile yeterince dikkat çekici bir durumdayken bir de üstüne süsleme malzemeleri eklendiğinde tam olarak hediyelik kategorisine giriyor ve bulunduğu ortamın enerjisini yükseltiyor. Peki, sukulent süsleme işlemi nasıl gerçekleşir ve malzemeler nelerdir? Sukulentin görüntüsü ve saksı durumuna göre birden fazla süsleme çeşidinin mevcut olduğunu söyleyebiliriz. Bu işlemin en dikkat çekici ve gözde olanı şüphesiz ki saksının hasır kumaşlarla kaplanıp kurdele ve hasır iplerle donatılması olabilir. Tabii bu tercihe göre değişir kumaş yerine ambalaj ya da renkli kâğıtlar kullanıp süsleme materyallerini çeşitlendirebilirsiniz.
Dışarıdan bakıldığında sukulent süsleme işleminin ince ve zor bir iş gibi göründüğünü söyleyebiliriz ancak hiç de böyle bir durum olmadığını belirtmemiz gerekiyor. Evet, zahmetli ancak bir o kadar da keyifli ve sonucunda oluşan görüntünün oldukça şık ve uyumlu bir durumda olduğunun da altını özellikle çizebiliriz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi hasır ip ve kumaşlar bu konuda kesinlikle kurtarıcı görevini görüyor. Süslü sukulentler her türlü işlevi görerek güzel anlarınıza tanıklık edebilir. Evinizde şahane bir aksesuar olarak kullanabileceğiniz gibi üzerine minik tabelalar ekleyerek nikâh şekeri formatında da sunulabilir. Sukulentler, minimal yapısıyla şirin bir görüntü elde edebileceğiniz gibi kolay bakımıyla favoriniz olmaya devam edecek bir konumda demek yanlış olmaz.
Sukulent fiyat bakımından oldukça uç noktalarda yer almamakla birlikte her keseye uygun çeşidiyleson dönemlerin en çok rağbet gören ürünlerinden biri olmaya devam ediyor. Fiyatı etkileyen faktörlerin başında; ürünün büyüklüğü, hacmi, yapısı hatta rengi bile oldukça etkileyici oluyor. Ortalama olarak 15 TL ile 200 TL arasında değişen fiyatlarıyla hediye alacakların tercihlerini belirlemede önemli bir rol oynuyor.